VEZİRKÖPRÜ YAŞAM GAZETESİ
Herkesin kendine göre bir gündemi var. Genel anlamda bakıldığında Türkiye'nin "PKK Terörü ile mücadele, FETÖ ile mücadele" gibi güvenlik anlamında verdiği büyük bir mücadele var. Bunun yanında ekonomik sıkıntılar, İşsizlik, Üretimsizlik gibi genel sorunlar var.
Bu tür sorunlarla mücadele etmek tabiki siyasi iktidarların temel görevleri arasında. Bunun yanında bölgesel, Yöresel farklı farklı sorunlarda var. Hani derler ya "Herkes kendi derdine yanar" bizde Vezirköprü olarak tabiki kendi dertlerimizi ve sorunlarımızı dile getireceğiz, takip edeceğiz.
Şu anda ilçede işsizin iş derdi, dar gelirlinin bütçesini ayarlama derdi, esnafın çarkı döndürme derdi, Çiftçinin ürettiğini alınterini karşılayacak ücreti çıkartma derdi var. Siyasilerimizin de şu ara Ak Parti ilçe Başkanlığı için aday yarıştırma derdi var.
Ben bir gazeteci olarak hiç bir siyasi partinin iç işlerine karışmayı prensipte doğru bulmam. Kim hak ediyorsa, Partililerinin, delegelerinin nabzını kim tutuyorsa o seçilir. Tabiki bizdeki siyasetin gereği olarak "Ankara" ile diresek temasını kim sağlam kurarsa bir adım öne geçtiğini de biliyoruz.
Benim burada endişem gündemi siyasete bağlayıp hizmet noktasında Vezirköprü'nün sorunlarını ikinci plana atmak, göz ardı etmek. Oysa bizim sorunlarımız çok. Başlanmış yarım kalmış, Projesi yapılmış hiç başlanmamış bir çok konu var.
Bunların başında yarım kalan adeta çürümeye terk edilmiş bir Vezirköprü Devlet Hastanesi var. Temeli atılmış ama unutulmuş bir huzur evi var. İnşaatı duran İmam Hatip Lisesi ve Endüstri Meslek Lisesi inşaatları var. 15 yıldır bir türlü faaliyete geçirilemeyen Vezirköprü barajı bağlantılı sulama kanalları sorunu var.
Ayrıca Allah'ın Vezirköprü'ye bahşettiği Kunduz dağı gibi, Şahinkaya kanyonu gibi büyük Turizm potansiyeli olan nimetler var. Fakat bu iki yerde de hiç bir ciddi çalışma yapılamadığından atıl bir vaziyette duruyor. Özellikle Şahinkaya kanyonunda Türkmen köyü güzergahından gidildiğinde görülmeye değer o güzelliklerin yanında insanların tuvalet ihtiyaçlarını bile karşılayamadıkları bir manzara var.
Artık Havza-Vezirköprü yol sorununu yazma ihtiyacı bile duymuyorum. Son 15 yıldır yenilen "ihalesi yapıldı bu sene başlıyor" vaatlerini biz yazmaktan usandık Vezirköprü'nün atanmışları ve seçilmişleri bu vaatleri tekrarlamaktan bıkmadılar.
Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda Vezirköprü gündemini ilçe başkanlığı seçimiyle, gelecekte yapılacak yerel seçimler gibi siyasi gündemlerle meşgul etmemek gerektiğine inanıyorum. Bırakalım siyaseti siyasetçiler kendi mecrasında yapsınlar. Bunu da yaparken asli görevlerinin Vezirköprü'müze hizmet olduğunu unutmasınlar.
Geçen hafta değindiğim gibi sağlık bakanının vekilimiz olduğu gerçeğinden hareketle şu iki yıl gibi zamanda en azından Vezirköprü ile ilgili sağlık sorunlarına bir çözüm bulalım. Bunun için birlik beraberlik ortamı sağlanarak haklarımızı il bazında, Ankara bazında çözelim.
İmkan var iken sorunlarımız çözemesek tren kaçtıktan sonra arkasından baka kalırız. "Son pişmanlık fayda etmez" Sözünü kulağımıza küpe yapıp bulduğumuz fırsatları değerlendirelim. Zira ilçemizin bir çok hizmete ihtiyacı var.