VEZİRKÖPRÜ YAŞAM GAZETESİ
Göç kavramı, insanların bulundukları yerden ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel nedenlerden dolayı başka bir yere hareket etmelerine verilen genel bir ad, evrensel bir olay olarak tanımlanabilir. Göç olgusu, insanlığın en eski tarihlerinden bu yana süregelen ve gelecekte de devam edecek olan, dünyanın her yerinde görülebilecek bir durumdur. Türkiye’de göç olgusu, 1950’li yıllarda sanayileşmenin etkisiyle ve kentleşmenin ortaya çıkmasıyla hız kazanmıştır. Tarım devriminden Sanayi Devrimine geçişin etkisi insanları ve insanların yaşamlarını etkilemiştir. İşsiz kalan tarım işçileri kentlerde ortaya çıkan yeni iş imkânlarından dolayı kentlere göç etmeye başlamışlardır. Kentlere yönelen bu göçler birçok sorunu da beraberinde getirmiştir.
Gerek nüfus dağılımında gerekse yapılan yatırımlarda ülke genelinde bölgelerarasında eşitsizlik, dengesizliğin en önemli göstergelerinden birini GÖÇ olarak değerlendirdiğimizde her geçen gün göçen ve nüfusu azalan Vezirköprü’nün bölgelerarası eşitsizlikten en çok etkilenen ilçelerden biri olduğunu söyleyebiliriz.
Peki Vezirköprü insanı göçtüğünde onları bekleyen güzel bir hayat mı var. Elbette gidenleri zorlu bir yaşam süreci bekliyor. Göçlerle birlikte var olan kültürel çatışma kişilerin kimlik krizine girmelerine ve insanlarda psikolojik sorunların ortaya çıkmasına neden olduğunu bilinmektedir. Göçmek Vezirköprü için acı bir çözüm olarak hayatımızda olmaya devam ediyor.
Yerel basın olarak Göçlerin bu denli yoğun olmasını engelleyebilmek için alınacak önlemler ve yatırımlara ilişkin hemen hemen her hafta haberlerimizde istihdam vurguları yapıyoruz. Özellikle göç veren ilçemize yatırım yapılarak büyük kentlerdeki olanaklar buralarda sağlanabilirse göçlerin bir kısmı azaltılabilir. Göç veren ilçemizde iş imkanlarının artırılması da önemli bir çözüm yolu olabilir. Ülke genelinde kentler arasındaki her yönlü uçurum azaltılabilirse, ne insanlar doğup büyüdükleri yerden ayrılmak zorunda kalmış ne de gittikleri yerlerde ikincil muamele ile karşılaşmış olurlar. Ayrıca ayrımcılığın verdiği psikolojik sorunlarla çatışma ortamı da engellenmiş olur. Bunlara benzer yapıcı çözümler üretilebilirse geçici göçler dışındaki göçlerin oranında azalma mümkün olabilir.
GÖÇLERİ AZA İNDİREBİLMEK İÇİN ALINABİLECEK ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Sadece ilçemiz için değil, Göç veren bütün bölgelerle ilgili bir çözüm olarak değerlendirilebilir.
Göçleri tamamen durdurabilmek mümkün değildir. Zorunlu göçlerin durdurulması olası iken gönüllü göçlerin durdurulması pek öyle görünmemektedir. Göçlerin getirdiği olumlu sonuçların yanında
olumsuz sonuçlar da mevcuttur. Çözüm önerileri ile birlikte Türkiye’de göçlerin oranını azaltmak, hem kentlerin düzeni için hemde insanların psikolojik durumları için faydalı olabilir.
Çözüm önerilerinden bazıları şu şekilde sıralanabilir:
- İşsizlik sorununun olabildiğince en aza düşürülmesi,
- Bölgelerarası yatırım farklılıklarının azaltılması,
- Kentlerdeki eğitim, sağlık ve alt yapı hizmetlerinin kırsal kesimlerde de uygulanması,
- Kırsal alanlarda özellikle tarıma dayalı sanayi kollarının geliştirilmesi,
- Ahır hayvancılığının geliştirilmesi,
- Beyin göçünü engelleyecek önlemlerin alınması,
- Metropol kentlerin olanaklarının diğer kentlere de sunulabilmesi,
- Üniversite imkanlarının geliştirilmesi,
- Doğal koşullara uygun yatırımların yapılması,
O halde GÖÇMEK kavramını aynı zamanda yıkılmak, bitmek anlamında da kullandığımızı dikkate alırsak Vezirköprü’de ki göç insanımızın artık Vezirköprü’de yıkılıp, tükenerek ayağa kalkmak için başka şehirlere giderek yeniden doğmak için mecbur kaldığı acı bir çare olarak tanımlayabiliriz.
Kısaca İnsanımızı kendi şehrinde ayağa kaldıracak çarelere ve yatırımlara ihtiyaç var. Aksi halde Vezirköprü Göçmeye(yıkılmaya) devam eder.
KAYNAKÇA
KELEŞ, İhsan, Türkiye’de Kent Planlanmasının Sosyo-Kültürel Boyutları, İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul, 1996.
MERAL, Berk, “Köyden Kente Göç ve Sonuçları”, http:www.ehayat.net /koyden-kente-goc-ve-sonuclari-2/, 31 Ekim 2007, (15 Mayıs 2011).
ÖZER, İnan, Kentleşme, Kentlileşme ve Kentsel Değişme, Bursa, Ekin Kitabevi, 2004.